Glikoz-Fruktoz Şurubu



     Toplum olarak yeni bilgilere açız. Sürekli yeni bir şeyler öğrenme eğilimindeyiz. İnsan beyni bir işletim sistemi gibi sürekli güncelleniyor. Peki hayatımıza kolaylık sağlamak için veya daha güzel bir yaşam için elde ettiğimiz bu bilgileri uygularken neden sıkıntı çekiyoruz? Üşeniyor muyuz? Bizi biz yapan alışkanlıklarımız yeni bir biz için önümüzdeki kapıları açmıyor mu? Eğer kapılar kitli ise anahtarı bulmamız gerek. Ama acaba bu anahtar bizde mi?

     


     ŞEKER

     Şeker, karbonhidratlar olarak bildiğimiz bir molekül sınıfını tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Glikoz, fruktoz, sükroz, maltoz, laktoz, dekstroz, nişasta;  bunlar hep marketlerden aldığımız tatlı ürünlerin etiketlerinin üzerinde gördüğümüz şekerin formlarıdır. Şeker sadece bu tatlılarda bulunmaz. Domates salçası, ketçap, yoğurt, kurutulmuş meyveler, meyveli sodalar, granola barlarda da bulunur.
     Bir kaşık mısır gevreği yediniz. İçindeki şeker dilinizdeki çeşitli reseptörlerden biri olan tat reseptörünü harekete geçirir.  Bu reseptörlerde beyine bir sinyal gönderir. Buradan ön beynin birçok alanına sıçrar. Bunlardan biri de serebral kortekstir. Serebral korteksin farklı kısımları farklı tatları yönetir (Acı,tuzlu,lezzetli ve tabiki de tatlı) ve burada sinyal beynin ödül mekanizmasını harekete geçirir. BU ödül mekanizması beynin birkaç farklı bölgesi arasındaki birtakım elektriksel ve kimyasal patlamalardır. Bu da bilinçaltındaki bize sorulan şu soruya cevap vermemizi kolaylaştırır. Bunu tekrar yapmalı mıyım?
     Büyükannenizin yaptığı o leziz kurabiyelerden tattığınızda aldığınız o sıcak ve belirsiz duygu? İşte bu anda ödül mekanizması devreye girer ve ... Mmmm... Evet!
Bu sistem sadece gılarla aktif edilmiyor. Sosyalleşme, cinsel davranışlar, ilaçlar ve hatta online oyunlar da ödül mekanizmasını aktifleştiren birkaç örnek. Bu sistem aşırı aktifleştiğinde bir dizi istenmeyen olayı tetikler. Kontrolü kaybetme, tekrar tekrar isteme, şeker tölaransının artması. 
     Dopamin vücudun ürettiği mutluluk veren bir hormondur. Ödül mekanizması işte bu hormondan etkilenir. Alkol, nikotin ya da eroin gibi kimyasallar dopaminin aşırı salgılanmasına ve insanlarda tekrar isteme duygusu uyanmasına neden olur. Ve tabi şeker de dopamin salgılanmasına neden olur, bu da tekrar tekrar isteme eğilimine yol açar. Çok fazla şekerli yiyecek yiyorsanız dopamin seviyesi artar ve ödüllendirilmiş hissedene kadar yemeye devam edersiniz. Şeker burada bir uyuşturucu gibi davranır ve bağımlı olursunuz.

    

     Yüksek Fruktozlu Mısır Şurubu


İngilizce kısaltması HFCS (High Fructose Corn Syrup) olan bu şeker çeşiti glikoz ve fruktoz şekerinin karıştırılmasıyla oluşur. Normal glikoz ve fruktoz şekerinden farklı olan bu HFCS, normal şekerden daha ucuz olduğu için piyasanın kar amacı güttüğü başka bir aldatmacadır.




Sizi Öldürmesi İçin 5 Sebep!


1-) Yarım litre şekerli soda,sporcu içeceği ya da soğuk çayda yaklaşık 17 çay kaşığı şeker bulunmaktadır.


Normal bir kamış şekeri(sükroz) iki şeker molekülünün (glikoz ve fruktoz) eşit oranda birleşmesiyle oluşur. Vücut bunu 50-50 oranında glizkoz ve fruktoza ayrıştırır. Fakat HFCS'de vücut froktozu glikoza göre 55-45 oranında ayrıştırıyor. Bu da vücudun hormonal sistemini bozuyor.


Normal bir kamış şekerine göre HFCS daha ucuza mal edilir ve daha tatlıdır.



2-) Glikoz vücutta glisorol olarak depolanır. Ancak fruktoz şurubu yağa dönüşür ve obeziteye yol açar. Ayrıca yüksek dozda fruktoz bağırsak astarını ciddi anlamda delerek sindirilmiş gıda proteinlerinin ve atık bağırsak bakterilerinin kan dolaşımına katılıp iltahaplanma yapmasına, bunun sonucunda diyabet, obezite, kalp hastalıkları, çabuk yaşlanma, bunama ve kanser gibi hastalıklara sebep olduğu kanıtlanmıştır.


3-) Amerikan sağlık kuruluşundan bir araştırmacı mısır şurubu üreticilerinden içeriğini test etmek için bir varil yüksek fruktozlu mısır şurubu istiyor. Fakat isteği kendisini başka bir meşrubat içeceği firmasında çalışan olarak tanıtana kadar reddediliyor. nihayetinde gönderilen bir fıçı HFCS'de üretiminde kullanılan krom-alkali ürünler sebebiyle atık seviyesinde cıva bulunduğu gözlemlenmiştir.

-Bu şeyde şeker hariç her şey var ve biz ne yediğimizi bilmiyoruz!


4-) Glikozun aksine fruktoz, vücutta açlık hormonları olan insülin ve leptin hormonlarının çalışmasını bozar. Bizde yedikçe yeme isteği uyandırır.


5-) Son olarak HFCS genellikle besleyici özelliği bulunmayan, kalitesiz içi boş ürünlerde bulunuyor. İçi o kadar boş ki yediğinizde daha çok açlık hissediyorsunuz. Eğer sağlıklı bir yaşam istiyorsanız yüksek fruktozlu mısır şurubu katılmış bu atık ürünlerden uzak durun!






Yan tarafta gördüğünüz etiketli ürünlerden almaya çalışın. >>>>>>


Bazı gıdalar fruktoz şurubu yerine bu kodları kullanıyor. Şimdi size onları da yazayım. Ürünlerin içerik bölümüne dikkatlice bakın ve aşağıdakilerin hepsi aynı zehirli maddedir!

G40- Glikoz şurubu(DE-40)

G56- Glikoz şurubu(DE-60)

G95- Glikoz şurubu(DE min 97)

M50- Yüksek Maltoz şurubu

M38- Maltoz Şurubu

F85-Fruktoz Şurubu

Yüksek Fruktozlu Glikoz Şurubu




İnsan bağırsağı 10.000 bakteri türüne misafirlik ediyor. Bazı veriler en çok 36.000 bakteri türünün olduğunu göstermiş.Öğle yemeğimizin yarısını onlarla paylaşıyoruz. Karşılığında da yemeği sindirmemizi ve zararlı bakteriler ile savaşarak onları dışarı atmamızı sağlıyorlar. Fakat yeni araştırmalar bakterilerin bize yaptıklarının sadece bunlar ile sınırlı kalmadığını gösterdi.



Bakterilerin hormonları ele geçirerek tat reseptörlerini değiştirdiği ve mideyi beyne bağlayan vagus sinirini kontrol ettiği öne sürülüyor.


En sevdiğimiz yemek aslında vücudumuzda bir bakteri tarafından sipariş ediliyor olabilir mi?



Bakterilerin 4 milyarlık bir evrim süresine karşılık biz insanların günümüze kadar sadece 200 bin yıllık bir yaşantısı olduğunu göz önünde bulundurursak, yazının başındaki anahtar-kapı meselesi karmaşık bir hale geliyor.


Kontrol gerçekten bizde mi? Belki de...


En azından piyasadaki kar amacı ile üretilen bu atık glikoz şurubundan uzak durabiliriz.






                                                                    Kuko Sensei









Kaynak:

http://drhyman.com/blog/2011/05/13/5-reasons-high-fructose-corn-syrup-will-kill-you/

http://www.sciencealert.com/watch-this-is-how-sugar-affects-your-brain

http://www.theatlantic.com/health/archive/2014/08/your-gut-bacteria-want-you-to-eat-a-cupcake/378702/


Hiç yorum yok :

Yorum Gönder